Özet:
Voronoi doğada en az malzeme ve en az enerji ile yapısal biçimlenmenin bir sonucu olan stokastik bir
desendir. Bu sebeple biyomimetik bir desen olma özelliği kazanan Voronoi, mimari tasarıma ilham
kaynağı olmakta ve bu alandaki kullanımı giderek artmaktadır. Modern tasarım yöntemleri, matematiksel
modeller kullanarak Voronoi gibi biyolojik yapıların özörgütlenme sürecinin mimariye uyarlanmasını
mümkün kılmaktadır. Özellikle cephedeki kullanımı doğada olduğu gibi rastgelelik ve dolayısıyla
düzensizlik üzerine kurulu olmakta ve teknolojinin verdiği imkânlar sayesinde bu düzensiz biçimler inşa
edilebilmektedir. Ancak rastgelelik, tasarımcının biçime müdahale etme durumunu kısıtlamaktadır.
Çalışmada Rhinoceros ve Grasshopper yazılımları kullanılarak modelleme süreci ve malzeme kullanım
miktarı bilgisini içeren bir yöntem sunulmaktadır. Bu yöntem ile Voronoi’yi, tasarımcının desen üretirken
süreci kontrol edebildiği bir araç haline getirmek ve geometrinin denge ilkesi ile bütünleştirerek düzenli
ve sistematik bir tasarım prensibi oluşturmak amaçlanmaktadır. Simetri, asimetri ve radyal denge
yaklaşımları ile etki alanları değiştirilen desenler, kullanılan malzeme miktarına yönelik karşılaştırma ile
ele alınmış ve uygulama sürecine etkisi değerlendirilmiştir. Sonuç olarak, alternatif desenler arasından
malzeme kullanımı bakımından, doğada olduğu gibi, en verimli olanı tespit etme sürecinde yön ve
hareketin tasarıma dahil edilme düzeyi ile rastgelelik düzeyi arasında benzer artışların oluştuğu tespit
edilmiştir.
